Küçükçekmece Belediyesi, 11 ili etkileyen 6 Şubat depremlerinin 2. yıl dönümünde, hayatını kaybeden vatandaşları anmak ve toplumu afetlere karşı bilgilendirmek amacıyla Cennet Kültür ve Sanat Merkezi'nde "Afet Bilinçlendirme Paneli" düzenledi. Panelde, önemli konular ele alındı ve uzman katılımcılar tarafından derinlemesine tartışıldı.
Panele konuşmacı olarak katılan Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, son günlerde Ege Denizi'nde meydana gelen depremlere değinerek, "Santorini'de 1956 yılında 7,5 şiddetinde deprem oldu. Depremden sonra tsunami oluştu ve tsunami bütün Ege kıyılarını vurdu. Jeolojinin temel bir felsefesi vardır; geçmişte ne olduysa gelecekte de aynısı olur. Yani olası bir Santorini depremi sonrası tsunami oluşur ve bu tsunami Ege kıyılarını etkiler." şeklinde konuştu.
Panel, Afet İşleri Müdürlüğü tarafından düzenlendi. Prof. Dr. Hasan Sözbilir'in yanı sıra İstanbul Kültür Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türk ve İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seda Kundak da konuşmacı olarak katıldı. Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi'nin de yer aldığı panelde, konuklar, 6 Şubat depremleri, Ege Denizi'nde meydana gelen depremler, olası Marmara depremi, dayanıklı yapıların önemi, alınabilecek önlemler ve kentsel riskler hakkında önemli bilgiler verdi. Programa, sivil toplum kuruluşları, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş büyük ilgi gösterdi. 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenler için saygı duruşu ile başlayarak, öğrenciler tarafından sahneye karanfiller bırakıldı.
Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden vatandaşları anarak sözlerine başladı ve "2 yıl önce meydana gelen depremlerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Meydana gelebilecek bütün afetlerden kurtulabilmenin yolu; akıl, bilim ve vicdandan geçiyor. Her siyasetçinin ve her mühendisin Hatay'a gitmesi, orada yaşananları görmesi gerek. 2012 yılında yürürlüğe giren 6306 sayılı 'Kentsel Dönüşüm Yasası' kapsamında 2012 yılından bu yana Küçükçekmece'de 8 bin 173 yapıya riskli yapı tespiti yapılarak, 7 bin 562'sinin yıkımını gerçekleştirdik. İstanbul Büyükşehir Belediyemiz tarafından başlatılan Hızlı Tarama ile Bina Tespiti Projesiyle de riskli olduğu tespit edilen 1371 bina ile ilgili çalışmalarımız devam etmektedir." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Hasan Sözbilir, deprem konusundaki bilgilerini paylaşarak, "Normalde bir depremde bir fay kırılır; ancak 6 Şubat depremlerinde dört tane fay birleşerek kırıldı, bu yüzden çok daha büyük ölçekli bir deprem yaşandı. Meydana gelen ikinci depremde de iki tane fay kırıldı. Yani normal bir deprem yaşamadık, sıra dışı bir depremdi. İlk deprem 7,8 büyüklüğündeydi ancak Antakya ve Gölbaşı'nda şiddeti 12'ye kadar çıktı ki depremlerde 12 maksimum şiddettir," dedi. Marmara depremi hakkında da uyarılarda bulunan Sözbilir, "250 yılda bir deprem üreten bir fayımız var ve bu süre doldu. Bu fayın kırılma olasılığı yüksek." şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Murat Türk, "Yapılar yani binalar, köprüler, barajlar, vs. bizim amacımız depremde ayakta kalması ve işlevini yerine getirmesidir. İstanbul için beklediğimiz ve şiddetli sınıfına giren bir deprem var. Hepimiz, afetler karşısında özellikle deprem konusunda acil durum planı olmasının gereklidir.” dedi.
Prof. Dr. Seda Kundak, şehir planlamanın önemi üzerine yaptığı değerlendirmede, "Şehir planlamasının önemini önce 1999 depreminde sonra 2023 depremlerinde gördük. Yapı yoğunluğu, açık alan azlığı ve hassas ekolojik alanlarda yapılaşma kentsel risklerin başında geliyor. 6 Şubat depremlerinde yola yıkılan binalar nedeniyle arama kurtarma çalışmaları uzadı ve can kayıpları arttı." dedi.
