Bugün: 17 Kasım 2025 Pazartesi

GÜNDEM

"Su Krizi: Sağlık ve Ekonomi İçin Tehdit!"


"Su Krizi: Sağlık ve Ekonomi İçin Tehdit!"

Üsküdar Üniversitesi Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr

4,00 B

Üsküdar Üniversitesi Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, hem bölgesel hem de ulusal ölçekte yaşanan su krizinin ciddiyetini vurguladı. Su krizinin yalnızca çevresel bir sorun olmadığını belirten Adiller, bu durumun halk sağlığı, gıda güvenliği ve ekonomik istikrar açısından da tehditler barındırdığını ifade etti. Yaz aylarındaki sıcaklıklar, kuraklık ve iklim değişikliğinin yol açtığı düzensiz yağış rejiminin, birçok bölgede ciddi su sıkıntılarına neden olduğunu dile getirdi. Özellikle su kaynaklarının az, nüfusun yüksek olduğu bölgelerde büyük su sıkıntıları yaşandığını kaydetti.

Adiller, içme suyundaki azalmanın ciddi sağlık riskleri oluşturduğuna dikkat çekti. Su kalitesinin düşmesi ve zararlı mikroorganizmaların yayılma riskinin artmasıyla birlikte bulaşıcı hastalıkların da arttığını söyledi. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, günümüzde dünya nüfusunun yüzde 25'inin güvenli ve temiz suya erişim sağlayamadığını vurgulayan Adiller, bu durumun her yıl 1 milyondan fazla insanın hayatını kaybetmesine yol açtığını belirtti.

Su sıkıntısının tarımsal ve sanayi üretimini doğrudan etkilediğine dikkat çeken Adiller, Türkiye'de su tüketiminin büyük bir kısmının bu sektörlerden kaynaklandığını aktardı. Su kıtlığının tarımsal üretimi ve ürün verimliliğini azalttığını ifade eden Adiller, bu durumun gıda fiyatlarını artırarak gıda güvenliğini tehdit ettiğini vurguladı. Ayrıca sanayide yaşanacak su sıkıntısının da üretim maliyetlerini artırarak ekonomiyi olumsuz etkileyebileceğini belirtti.

Adiller, su sıkıntısının sadece Türkiye ile sınırlı olmadığına, birçok ülkenin bu sorunla karşı karşıya olduğuna da dikkat çekti. Akdeniz ve Ortadoğu ülkelerinin iklim değişikliğinden en çok etkilenen bölgeler arasında yer aldığını söyleyen Adiller, su tasarrufu konusunda bireylerin sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. Günlük ortalama 200 litre doğrudan su tüketiminin yanı sıra, bir akıllı telefonun üretim süreçlerinde 12.000 litre su tüketildiğini belirterek, dolaylı su tüketimi konusunda farkındalık oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Su krizinin etkilerinin görünmeye başladığını belirten Adiller, bazı barajlarda suyun tamamen bitmesinin bu krizin somut bir göstergesi olduğunu söyledi. İçecek su kaynaklarının kritik seviyelere geldiği illerde altyapı yatırımlarının hızlandırılması gerektiğini vurgulayan Adiller, halkın su tasarrufu konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini ifade etti. Eğitim kampanyaları ve toplumun su yönetimi süreçlerine katılımının önemine değinerek, sürdürülebilir su yönetimi uygulamalarının zorunluluk haline geldiğini vurguladı.

Son olarak, iklim değişikliği, artan nüfus ve yanlış su politikalarının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Adiller, eğer önlemler alınmazsa su sıkıntısının sadece yerel değil, ulusal çapta ciddi bir krize dönüşeceğini ifade etti. Su kaynaklarının azalması durumunda meydana gelebilecek ekosistem tahribatlarının geri dönüşü olmadığını söyleyerek, tarım ve sanayideki olumsuz etkilerin işsizlik ve enflasyon gibi sorunları da beraberinde getirebileceğini hatırlattı.