Bugün: 14 Ekim 2025 Salı

SAĞLIK

"Hidrosefali: Erken Tanı Hayat Kurtarıyor!"


"Hidrosefali: Erken Tanı Hayat Kurtarıyor!"

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Prof

2,58 B

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Onur Yaman, hidrosefali hastalığı hakkında bilgiler sundu. Hidrosefali, halk arasında 'beyinde su toplanması' olarak bilinir. Bu hastalık, beyin ve omuriliği koruyan ve besleyen beyin-omurilik sıvısının (BOS) miktarındaki dengesizlikle ortaya çıkar. Normalde BOS, beynin içinde 'ventrikül' denilen boşluklarda bulunur; ancak sıvının üretimi ile emilimi arasındaki dengenin bozulması, sıvının miktarının artmasına neden olur ve bu da ventriküllerin genişlemesine yol açar.

Prof. Dr. Yaman, hidrosefalinin belirtilerinin yaşa göre değişiklik gösterdiğini vurguladı. Yenidoğan ve bebeklerde, kafatası kemiklerinin henüz tam kapanmamış olması sebebiyle baş çevresinde belirgin bir büyüme görülebilir. Ayrıca, beslenme sonrasında fışkırır tarzda kusma ve gözlerin aşağı doğru kayması gibi bulgular dikkat çekicidir. Büyük çocuklarda ise baş ağrısı, bilişsel bozukluklar, yürüme sorunları ve akademik başarının gerilemesi gibi belirtiler meydana gelebilir. Erişkin ve yaşlılarda ise yürüme ve konuşmada yavaşlama ile idrar kaçırma gibi şikayetler ön plana çıkmaktadır.

Tanı sürecinde hastaların detaylı muayeneden geçtiğini belirten Prof. Dr. Yaman, belirtileri doğrulamak için radyolojik görüntüleme yöntemlerinin kullanıldığını ifade etti. Beyin tomografisi (BT) ve manyetik rezonans (MR) görüntüleme, diagnostik süreçte en önemli araçlar arasında yer almaktadır.

Hidrosefali tedavisinin temel adımı, altta yatan nedenin belirlenmesi ve ortadan kaldırılmasıdır. Prof. Dr. Yaman, "Nedene yönelik doğru tedavi uygulandığında hastalığın tekrarlama olasılığı büyük ölçüde ortadan kalkar" dedi. Ancak ileri aşamalardaki vakalarda, beyin içine şant yerleştirilmesi gibi cerrahi yöntemler gerektiğini açıkladı. Cerrahinin ardından düzenli kontrollerle sürecin takip edilmesinin önemine dikkat çekti.

Erken tanı ve düzenli takip, hidrosefali hastalarının yaşam kalitesinin korunmasında kritik bir role sahip. Erken tanı ve uygun tedavi gören çocukların genellikle bilişsel, motor ve fonksiyonel gelişimlerinin normal seyrin sürdüğünü belirten Prof. Dr. Yaman, "Ancak tanının gecikmesi veya tedavinin yetersiz kalması durumunda, ilerleyen dönemlerde motor, duyusal ve zihinsel gelişim gerilikleri ile akademik başarıda düşüş görülebilir" şeklinde uyarıda bulundu.

Bu bilgiler doğrultusunda, hidrosefali hastalığı hakkında farkındalığın artırılması ve erken müdahale imkanlarının değerlendirilmesi gerekliliği ön plana çıkıyor. Prof. Dr. Onur Yaman'ın açıklamaları, hastalığın belirtilerine dair daha fazla bilgi sahibi olunmasını ve hastaların zamanında tedavi edilmesinin önemini vurgulamaktadır.