Bugün: 14 Eylül 2025 Pazar

SAĞLIK

"Yeni Nesil Antibiyotikler Dirence Karşı Umut Veriyor"


"Yeni Nesil Antibiyotikler Dirence Karşı Umut Veriyor"

Antibiyotik direnci, modern tıbbın karşı karşıya olduğu en büyük tehditlerden biri

4,10 B

Antibiyotik direnci, günümüz tıbbının en büyük tehditlerinden biri haline gelmiştir. Dünyada her yıl yaklaşık 1,5 milyon kişi bu nedenle hayatını kaybederken, Türkiye'de bu rakamın 35 bin civarında olduğu bildirilmektedir. Ancak Acıbadem Üniversitesi'ndeki bilim insanları, bu küresel krize umut verecek bir gelişmeye imza attılar. Bağışıklık sisteminden esinlenerek geliştirilen yeni nesil antibiyotikler, laboratuvar ve klinik örneklerde olağanüstü başarılara imza atmıştır.

Antibiyotik direncine karşı umut ışığı olan bu yeni nesil antibiyotikler, Acıbadem Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Özge Can ve Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tanıl Kocagöz'ün liderliğindeki multidisipliner bir ekip tarafından geliştirilmiştir. Bu gelişimin temelinde, bakterilerin genetik olarak direnç geliştiremediği özel moleküller yer almaktadır. Geliştirilen antibiyotiklerin, mevcut tedavilere yanıt vermeyen çoklu ilaç dirençli mikroorganizmalara karşı etkili olduğu, klinik örnekler ve deneysel çalışmalarla kanıtlanmıştır.

Prof. Dr. Özge Can, "Dünya şu an antibiyotiklerin gereksiz bir şekilde yaygın kullanımını sorunuyla mücadele ediyor. Piyasada bulunan birçok antibiyotik artık etkili değil. Çünkü bakteriler bu ilaçlara karşı genetik değişikliklerle direnç geliştiriyor. Büyük ilaç firmaları yeni moleküller geliştirmekten çekiniyor; çünkü her yeni moleküle karşı kısa sürede direnç oluşuyor. İşte biz bu döngüyü kıracak bir çözüm bulduk" demektedir.

Bakterilerin Savunmasızlığı

Prof. Dr. Özge Can, Acıbadem Üniversitesi’nde bu teknoloji üzerinde 10 yıldan fazla bir süredir çalışmalar yaptıklarını ve bu moleküllerin TÜBİTAK destekli büyük bir proje ile geliştirildiğini vurgulamaktadır. Geliştirilen antibiyotiklerin, bağışıklık sisteminin doğal savunma mekanizmalarındaki peptit moleküllerinden esinlenerek üretildiğini kaydetmektedir. Moleküllerin yapısının helikal olduğunu ve bakterilerin çeperine girip delik oluşturduğunu belirten Can, bu mekanizma nedeniyle bakterilerin direnç geliştiremeyeceklerini ifade etmektedir.

Üst Üste Başarılar

Yeni nesil antibiyotiklerin etkisi, yalnızca bakterilere değil, aynı zamanda mantar türlerine karşı da gösterilmiştir. Prof. Dr. Özge Can, "E. coli, S. aureus, Pseudomonas aeruginosa gibi dirençli bakterilerin yanı sıra Candida gibi mantar türleri üzerinde de etkili oldu. Toplamda 245 farklı klinik örnek üzerinde çalıştık. Hepsinde, çoklu ilaç direnci taşıyan ve mevcut hiçbir antibiyotiğin işe yaramadığı bakterilere karşı bizim antibiyotimiz etkili oldu" şeklinde açıklamada bulunmaktadır.

Bu antibiyotiklerin yalnızca laboratuvar ortamında değil, gerçekte klinik örneklerde ve deney hayvanlarında da test edildiğini belirten Prof. Dr. Özge Can, hastane enfeksiyonu örneklerinde bile antibiyotiklerinin etkili olduğunu gördüklerini vurgulayarak bunun çok büyük bir gelişme olduğunu eklemektedir.

Patent ve Klinik Kullanım Hedefleri

Prof. Dr. Özge Can, bu moleküllerin insan hücreleri üzerinde toksik etki yaratmadığını ve üretiminin oldukça kolay olduğunu ifade etmektedir. Moleküller için patent başvurusunun tamamlandığını ve iş birliği için dünya çapında ilaç firmalarıyla görüşmeler başlatıldığını söylemektedir. Amacının ise bu antibiyotikleri 5 yıl içinde klinik kullanıma sunmak olduğunu belirten Can, "Bakterilerin bu moleküllere direnç geliştirmesi çok zor. Çünkü hedef bakteri çeperi genetik olarak kolay değiştirilemez. Geliştirdiğimiz antibiyotik molekülleri, çoklu ilaç dirençli mikroorganizmalara karşı oldukça etkili" şeklinde konuşmaktadır.

Sonuç olarak, bu çalışmaların tıp dünyasında büyük bir boşluğu doldurabileceği ve bilim dünyasının ise bu yeniliğin hastalara ulaşmasını ve dirençli enfeksiyonlara karşı yeni bir çağın başlamasını beklediği belirtilmektedir.